Sonbaharda Vize Almadan Gidilebilecek 7 Ülke Ve Şehir
Seyahat etmek, rutin yaşantımızın biraz dışına çıkıp yeni doğa harikaları görmenin, birbirinden güzel yeni tatlar denemenin, farklı kültürler ve yerler keşfetmenin en güzel yolu. Hem doğanın değişen muhteşem renkleri ile hem de yaz aylarındaki turist akımından arınmış hali ile bu ülke ve şehirleri sonbaharda görmek daha farklı hissettirebilir. Yazın tatil fırsatı bulamayan ya da şimdiden özlediği deniz, kum ve güneş üçlüsüyle tekrar buluşmak isteyenler için de oldukça faydalı bir seyahat listesi hazırladık. Üstelik bu ülkeler vize de istemiyor!
Karadağ’da turizmin merkezi haline gelen Budva; Adriyatik Denizi’nin kıyılarında ve yaklaşık 20 bin nüfusa sahip küçük bir şehir. Eski tarihi kısmı da yeni şekillenen modern zamanın izleri de şehre ayrı bir güzellik katıyor. Sahil boyunca uzanan nefis kumlu plajları, birbirinden berrak koyları, küçük adaları, şehir müzeleri ve muhteşem tarihi dokusuyla siz ziyaretçilerini bekliyor. Ayrıca ziyaretiniz esnasında, dünyaca bilinen James Bond film serisi için kullanılmış Sveti Stefan adasını da görebilirsiniz.
İspanyolca’da adı ‘sığ deniz’ anlamına gelen Bahamalar, deniz ve güneş tatiline doyamayanlar için sonbaharda muhteşem bir tercih olabilir. Mercan resifleriyle şekillenmiş yaklaşık 2000 küçük ada, birbirinden farklı deniz ürünleriyle, eşsiz beyaz kumları, tertemiz ve masmavi bir deniz, özellikle su altı dünyasını keşfetmek isteyen ziyaretçiler için güneşli havaların tadını doyasıya çıkarabileceği nadide yerlerden biridir.
1812 yılında Johann Ludwig tarafından keşfedilen antik şehir, Lut Gölü ile Akbebe Körfezi arasında yer alıyor. Üstelik UNESCO Dünya Mirasları listesinde ve 7 harikadan bir tanesi… Eşsiz tapınakları, tarihsel kalıntıları, güneş ışığıyla renk değiştiren muhteşem kayalarıyla başta Indiana Jones ve sayısız Hollywood filmine ev sahipliği yapmış şehir, en ünlü yapısı olan görkemli ‘Hazine Tapınağı’nı da ziyaret edebilirsiniz.
Sri Lanka, dağlık bir alanın ortasında bulunan merkezinde, ziyaretçilerin hafızasından kolayca silinmeyecek büyüleyici Kandy Gölü, Temple of the Tooth’u, Buddha’nın heykelinin de bulunduğu tapınakları ve birbirinden ilginç sarayları ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca çeşit çeşit baharat kokularına eşlik eden farklı egzotik meyveleri keyifle deneyimleyebilir ve tatilinizi harika bir keşfe çevirebilirsiniz.
Kamboçya’nın Başkenti olan Siem Reap, her yıl milyonlarca turist tarafından ziyaret edilir. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Angkor Wat Tapınakları, geleneksel müzesi ve Tonle Sap gölü ise macera ve kültür gezisi severlerini sevindiriyor. Şehirde keyifle dolaşabileceğiniz bisiklet turları, izleyebileceğiniz geleneksel yerel dansları ile de siz ziyaretçilerini bekliyor.
Dünyada tapınakların şehri diye adlandırılan Katmandu, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan 7 eşsiz tapınağı ve Budizm kültürüyle dikkatleri çekiyor. Himalayalar ve Nepal’in sınırında bulunan Everest, dağcılık, trekking, rafting ve safari gibi turizm kaynaklarıyla ziyaretçilerinin ilgi odağı haline gelen ülkenin en çok ziyaret edilen en gözde turistik yerlerinden biri olan Narayanhiti Sarayı da kesinlikle görülmeye değer.
Ermenistan’ın en eski şehirleri arasında olan tarihsel çivi yazısı ile yazılmış bir doğum sertifikası bulunan Erivan, aynı zamanda da ülkenin başkentidir. Şehrin, başlıca sembolü haline gelmiş ve her noktasından zevkle izleyebileceğiniz Ağrı Dağı bakmaya doyamayacağımız bir manzara ile karşımıza çıkıyor. Sanat tutkunu ziyaretçilerin adresi haline gelmiş galerisi, şelaleler ve su havuzlarının bulunduğu Cascade Anıt Parkı, şehire gelen turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği tarih müzesi, kalabalık ve renkli meydanları sizin de ilginizi çekebilir.
961 okunma