9 Maddeyle Dünden Bugüne İnternet
Elimiz kolumuz haline dönüşen internet her zaman bugün kullandığımız teknolojilere sahip değildi, zaman içinde adım adım gelişti ve vazgeçemediğimiz bir teknoloji haline geldi. Sizi ilk önce, çektiğiniz fotoğrafları cep telefonunuzdan paylaşmanın hayal olduğu günlere götürüyor ve internetin günümüze dek yolculuğunu adım adım listeliyoruz.
İlk internet bağlantısı olarak tanımlayabileceğimiz ARPANET Amerika’nın seçkin üniversitelerinde geliştirildi ve bu sistem sayesinde üniversitelerde bulunan bilgisayarlar birbirlerine bağlandı. Ama bu bağlantılar tabii ki günümüzdeki internet teknolojisinden özellikle de pratikliğinden çok uzaktı. O zamanki interneti evinizde bulunan iki bilgisayarın birbirine bağlı olduğu bir sistem gibi düşünebilirsiniz.
O zamanın bilgisayarları şu anda kullandığımız kişisel bilgisayarlarımızdan, tabletlerimizden çok daha büyük oldukları gibi çok da karmaşıktılar. Değil interneti kullanmak için, bir bilgisayarı açıp kapamak için bile bu işin eğitimini almış olmak gerekiyordu.
Bu sırada 1972 yılında ilk internet bağlantısı olarak kabul edebileceğimiz ARPANET sistemi içinde ilk e-posta da atıldı. Bu ilk bakışta önemsiz bir gelişme gibi görünebilir, ama unutmayın ki bilgisayarlar hayatımıza ilk girdiğinde, internet üzerindeki iletişimin tek yolu e-postalardı.
İnternetin ilk zamanlarında bir ağı ziyaret etmek istediğiniz zaman şimdi olduğu gibi arama çubuğuna ismini yazmak ya da arama motorlarında aramak gibi bir şansınız yoktu. Ziyaret edeceğiniz ağın IP numarasını bilmeniz gerekiyordu, tahmin edersiniz ki IP numaralarını kullanmak oldukça zahmetli olabiliyordu. İşte bu yüzden alan adları yani DNS kullanılmaya başlandı. Şu anda dünyada 150 milyardan fazla alan adının kullanımda olduğu düşünülüyor.
İnternetin kişisel kullanıma açılmasını ise CERN’de çalışan bir mühendis olan Tim Berner Lee sağlayacaktı. Lee, çağımızın en önemli yeniliklerinden birine imzasını atarak, şu anda kullandığımız site isimlerinin başında yer alan WWW yani World Wide Web teknolojisini geliştirdi. Böylece internet bu konuda eğitimi olmayanların da kullanabileceği kadar basit bir sisteme dönüştürüldü.
WWW sayesinde internet kullanımı kolaylaşmıştı ama hala günümüzdeki kadar pratik arayüzler söz konusu değildi. 1993 yılında Internet Explorer ve Mosaic isimli iki web tarayıcı yani browser olarak adlandırdığımız grafik arayüzler geliştirildi ve internet kullanımı günümüzdeki şeklini aldı. Artık web tarayıcılar sayesinde siteleri kolaylıkla ziyaret edebiliyor, beğendiğimiz sitelerin adreslerini tarayıcılara kaydedebiliyoruz.
İnternet kullanımında büyük fark yaratan gelişmelerden biri de sosyal medya ağlarının tüm dünyada büyük ilgi görmesi oldu. İnternet kullanımı sosyal medya ile gelişti, gelişmiş ve az gelişmiş ülkelerdeki kentli nüfusun neredeyse tamamı sosyal medya sitelerinin eğlenceli dünyasına dâhil oldu.
İnternet kullanımını taçlandıran yenilik ise sosyal medya siteleri açısından da büyük önemi olan Web 2.0 teknolojisi oldu. En basit şekilde ifade edersek; Web 2.0 internet kullanıcılarını, içerik üreticilerine dönüştürüyor, bu konuda bir eğitimi olmayan kişilerin de internete içerik ekleyebilmesini, kısacası interaktif içerikleri mümkün kılıyordu. Böylece, içeriklere yorum bırakabilmeye, sitelere video ekleyebilmeye başladık.
Bugün bilgisayarlar çantamızda taşıyabileceğimiz kadar küçüldü, tabletler iş hayatının değişmez yardımcıları haline geldi, cep telefonlarımız ise gündelik hayatta her türlü iletişim ihtiyacımızı karşılayabileceğimiz şekilde gelişti. Ama en önemlisi, artık bu teknolojik aletler ile evde, okulda, işte, yolda hatta doğada bile internete bağlanabiliyor, kesintisiz iletişimin ve bilgi akışının keyfini sürebiliyoruz.
3,043 okunma