SAĞLIĞA FAYDALARI SAYMAKLA BİTMEYEN DEREOTU
Ana vatanı Asya olan, aromatik ve keskin tadıyla yemeklere lezzet katmak için ot ya da baharat olarak kullanılan dereotunun sağlığa birçok faydası bulunuyor. Kimileri tadından ve kokusundan hoşlanmasa da birçok zeytinyağlı yemeğe ve salatalara katılan dereotuyla ilgili detaylı bilgileri yazımızda okuyabilirsiniz.
Dereotu, maydanozgiller familyasına ait yeşil yapraklı bir bitkidir. Vitamin ve mineral bakımından oldukça zengin olan dereotunda; A, B1, B6, C, D ve E vitaminleri bulunur.
Potasyum, sodyum, çinko, manganez, selenyum, demir ve folat gibi insan sağlığı açısından önemli minerallere sahip olan taze dereotunda bolca çinko bulunduğu için cilt sağlığında da etkilidir. Dereotu, bağırsaktan besin geçişini kolaylaştırdığı için sindirim sorunlarının giderilmesinde de kullanılabilir.
100 gr dereotunda ortalama 40 kalori bulunur. İçeriğindeki folik asit insan sağlığı ve anne karnındaki çocuk gelişimi için oldukça önemlidir. Anne karnındaki bebeğin beyin ve omurilik gibi nöral işlevlerin gelişmesinde etkili rol oynar.Hamilelerin uzman bir doktor gözetiminde kullanması tavsiye edilir.
Sindirim sorunları, bebeklerde uzun süren ağlama ve huzursuzluk durumuna yol açan kolik ile ağız kokusu gibi çeşitli rahatsızlıkları tedavi etmede kullanılan dereotunda yüksek oranda lif ve antioksidan bulunur. Lifli gıdalar bağırsakların düzgün çalışmasını sağlayarak kilo kaybını teşvik ederken, kan şekerini düşürür ve kalp sağlığını korur. Antioksidanlar ise bağışıklık sistemini güçlendirir, hücrelerde oluşabilecek DNA hasarlarını önlemede etkilidir.
İçerisinde kalsiyum, magnezyum ve fosfor bulunduran dereotu, çocukların gelişiminde önemli olduğu kadar ilerleyen yaşlarda özellikle kadınlarda görülen kemik erimesi sorunlarında da yavaşlatıcı etkilere sahiptir. Aynı zamanda demir içeriği bakımından zengin olan dereotu, anemi hastaları ve vejetaryenler için de oldukça faydalıdır.
Bitkilere sarı, turuncu, kırmızı gibi parlak renkleri veren ve insan vücudunda antioksidan işlevini yürüten flavonoidler dereotu yapraklarında da bulunur ve bu flavonoidler hücre hasarını onarmada etkili olur. İçeriğindeki B grubu vitaminler sayesinde uykusuzluğa karşı doğal bir çözüm olduğu belirtilmektedir. Günlük beslenmede, doğru oranlarda tüketilen dereotu, belirli hormonların ve enzimlerin salgılanmasını sağlayarak sakinleştirici bir etki sağlar. Aynı zamanda stres hormonu olarak nitelendirilen kortizol seviyesini de düşürmeye yardımcı olur.
Salata, cacık ve zeytinyağlı yemeklere sıkça eklenen dereotu, çorbalarda ve soslarda da kullanılmaktadır. Hem aromatik tadının verdiği lezzeti hem de faydası ile ön plana çıkan dereotunu taze olarak saklamak için yıkadıktan sonra yapraklarını nemli bırakarak kâğıt havluya sarıp buzdolabı poşetinde muhafaza edebilirsiniz.
2,090 okunma