BİRBİRİNDEN İLGİNÇ KARINCA TÜRLERİ
Doğanın en çalışkan ve en organize canlılarından olan karıncaların dünyadaki toplam sayısının 20 katrilyon olduğu tahmin ediliyor. Yapılan hesaplara göre karıncaların toplam ağırlığı yaşayan tüm insanların ağırlığının beşte birine denk düşüyor. Toprağın hava almasını, taşıdıkları tohumlarla bitki çeşitliliğini sağlaması gibi ekosisteme birçok hayati katkısı bulunan karıncaların pek çok farklı türü ve davranış özelliği bulunuyor. Yazımızda ilginç özellikleri ile şaşırtan başlıca karınca türlerini listeledik.
Bal arıları gibi bal depolayan bu karıncalar, depoladıkları balı aç kaldıkları zaman tüketebilir ve hatta aç kalan başka karıncalarla da paylaşabilirler. Bal karıncalarının oluşturduğu kolonilerde bazı karıncalar işçi, bazıları ise depo görevindedir. İşçi karıncalar akasya ağaçlarından bal özü toplar ve arılar gibi kovana götürmek yerine depo görevi gören karıncalara yedirirler. Depo karıncaları o kadar çok nektarla beslenir ki karınları nohut tanesi kadar şişer. Bal deposu görevindeki karıncalar neredeyse hiç hareket etmez, az enerji harcar. Karıncaların bal depolama ya da depodan bal aktarma işlemi mide kapağı ile gerçekleşir. İleri ya da geri yönde hareket edebilen mide kapağı ile karıncalar bal depolayıp, depodan bal aktarabilir.
Yaprak parçalarını yuvalarına taşıdıkları için yaprak kesen karınca ismini alan bu tür, topladıkları yaprakları beslenmek için kullanmaz. Vücutlarında bitkilerde bulunan selülozu sindirebilecek enzimler bulunmadığı için protein oranı yüksek bir mantar türü ile beslenen bu karıncalar; yaprakları mantar üretmek için yuvalarına taşır. Karıncalar âleminin çiftçileri olan bu türün kolonilerinde bedenen daha küçük olan işçi karıncalar yaprakları küçük parçalara ayırır. Diğer grup, bu parçaları çiğneyerek lapa haline getirir ve lapayı mantar üretecekleri yuvanın odacıklarındaki zemine yayar. Bir başka grup mantar parçalarını sürükleyerek lapanın üzerine serer ve üzerine yeni yaprak lapası eklenir. Mantar, muntazam bir iş birliği ile hazırlanan bu alanda yetişir.
Genellikle koyu kahverengi ya da siyaha yakın renkte olan asfalt karıncaları kent yaşamına adapte olmuş bir türdür. Kraliçe karıncalar işçilerin yaklaşık iki katı büyüklüğündedir ve sadece kraliçenin üzerinde diken benzeri yapılar bulunur. İnsanların tükettiği her şey ile beslenebilen bu tür, yuvalarını genellikle su kaynaklarının yakınına yapar. İşçi karıncalar özellikle şekerli besinleri toplar; şekerli gıdalar, meyve nektarları, bitki tohumları olmak üzere geniş bir yelpazede beslenirler. Altı bacaklı olan asfalt karıncaları en sık bahar ve yaz aylarında görülür.
En büyük karınca türü arasında yer alan marangoz karınca, siyah ve kızıl tonlarındadır ve karıncalar âleminin en sosyal türlerinden biridir. Özellikle nemli alanlarda; tahta veya ahşap içerisindeki boşluklarda yaşar. Ancak odun ve talaş ile değil; bitki özsuyu, meyveler ve evlerde tüketilen hemen hemen her şey ile beslenirler. Marangoz karıncalar büyük koloniler halinde yaşayan karınca türlerindendir. Sadece marangoz karıncalar arasında bile 1.000’den fazla tür bulunmaktadır ve bir marangoz karınca kolonisinde 100 bine kadar karınca olabilir. Odunları kazımak için güçlü bir çeneye sahip bu karıncaların kolonisinde tek kraliçe karınca bulunur ve ortalama 30 yıla yakın yaşam ömrü vardır.
Dünya çapında 200’ü aşkın türü bulunan ateş karıncaları ısırdığında yanmaya benzer bir acıya neden olur. Isırdıklarında verdikleri yakıcı acıdan dolayı bu ismi almıştır. İstilacı bir türdür. Genellikle kuru kalmış topraklarda, az sulanan tarlalarda ve kuru çimenlik alanlarda kolonilerini kuran ateş karıncaları, çoğu karınca türünün aksine ev içlerine girmeyi çok sevmez. Ateş karıncalarının en sevdiği yiyecekler; bahçede veya evin çevresinde ölmüş arı, böcek, kertenkele ve sağlam sebzeler, şekerli gıda maddeleri ile çim tohumlarıdır. Doğada susuz bir toprakta kızıl bir kum tepesi ile karşılaşırsanız muhtemelen bu bir ateş karıncasının kolonisidir.
Küçük boyutlardaki hırsız karıncalar diğer karınca kolonilerinin yakınlarına yuva yapar ve bu kolonilerin besinlerini, larvalarını ve yumurtalarını çalar. İsimleri de buradan gelmektedir. Hırsız karıncaların besinleri oldukça geniştir, hemen hemen her gıdayı ve mantarı besin olarak tüketebilir. Küçük boyutlarından dolayı kapalı bir kavanoza bile girebilen bu tür, nemli ve rutubetli yerleri sever. Çok hızlı üreme kapasitesine sahip olan altın sarısı rengindeki hırsız karıncaların diğer karıncalar gibi tatlı besinlerle pek arası yoktur.
8,009 okunma