BAĞLAMA: ANADOLU’NUN MEDARIİFTİHARI
“Bağlama ile saz arasındaki fark nedir?” sorusu ile girelim hemen konuya. Anadolu’da bağlamaya saz dendiği de olur fakat saz daha geniş bir anlamı ifade etmektedir; yaylı sazlar, telli sazlar gibi… Örneğin saz takımı; birden çok çalgının bulunduğu takıma denir. Başka bir anlatımla, kanun için de saz denebilir… Özetle, bağlama bir sazdır yani bir çalgıdır, fakat her saz bağlama değildir. Şimdi bu sayfada, tellerine vurmadan, uzaktan da olsa, bağlama dinlemeye ne dersiniz?
Üç temel bölümden oluşan bir müzik aleti bağlama… Tekne bölümü dut ağacı başta olmak üzere ceviz, ardıç, gürgen, kestane ağaçlarından, göğüs bölümü ladin ağacından, sap bölümü gürgen ya da ardıç ağaçlarından üretiliyor.
Yine de bağlama üretiminde keskin kurallar bulunmuyor, örneğin sapının ne kadar uzun ya da gövdesinin ne kadar kalın olması gerektiği tartışılan bir konu. Ayrıca oyma teknenin yanı sıra farklı ağaçlardan yapılan dilimli tekne de alternatif bir teknik olarak uygulanabiliyor.
Eskiden tellerin yapımı için atların yelesindeki ya da kuyruğundaki kıllar, hayvan bağırsağından yapılan kirişler ya da bakır teller kullanılırmış. Yedi teli bulunan bağlama için günümüzde genel olarak çelik ve sırma bam telleri kullanılıyor.
Bağlamayı çalmaya yarayan mızrap, diğer adıyla tezene ise özellikle kiraz ağacının kabuğundan yapılıyor. Bizler sazdan çıkan müziği mızrap sayesinde duyabiliyoruz ama tabii kullanılan tekniğe göre bu durum değişebiliyor. Bazen devreye parmakla telleri çekme tekniği giriyor ve mızrap kullanmadan çalınan tekniklerin özel isimleri bulunuyor.
Orta Asya Türklerinin 1500 yıl öncesine kadar kullandığı kopuz bağlamanın öncülü olarak kabul ediliyor. Su kabağına gerilen ince deri ile yapılan müzik aleti zamanla geliştirilmiş ve nihayetinde bugünkü şeklini almış. İcat edildiği bölgede hala yer yer kopuz kullanıldığı bilinmekte.
Bağlama, kullanıldığı yöreye ve de boyutlarına göre farklı isimlerle anılır. Örneğin en küçük boyuna cura denirken, sap boyu 65-66 cm. olan büyük boy bağlama türü divan sazı diye isimlendiriliyor. Bağlamanın en büyük boyuna ise meydan sazı ya da 12 telli saz deniyor çünkü açık alanlarda kullanılan bu saz 12 telden oluşuyor.
Sesiyle, sözüyle olduğu kadar elindeki sazıyla bütünleşen büyük değerler çıkmıştır topraklarımızdan… Aşk ve doğa üzerine yüzlerce şiir bırakmış Karacaoğlan’dan halk ozanı Köroğlu’na, Âşık Veysel’den Dadaloğlu’na…
Yaşar Kemal’in ifadesiyle Bozkırın Tezenesi de yani Neşet Ertaş da bu değerlerden biridir ve bağlamasıyla yoldaşlığını “Sazıma” isimli şiirinde konu etmiştir: “Gizli dertlerimi sana anlattım / Çalıştım sesimi sesine kattım / Bebe gibi kollarımda yaylattım / Hayali hatır et beni unutma.”
8,874 okunma