YEŞİLÇAM’IN EFSANE KOMEDYENİ KEMAL SUNAL
Bizler onu İnek Şaban olarak tanıdık. Kâh yaptığı sakarlıklara güldük kâh canlandırdığı karakterin masumiyetine, saflığına ağladık. Sayısız film, tiyatro oyunu ve sinema projelerinde yer alan ve oyunculuğu ile Türk komedisine yeni bir soluk getiren usta oyuncunun hayatındaki dönüm noktalarını yazımızda okuyabilirsiniz.
10 Kasım 1944’te Malatyalı üç çocuklu bir ailenin en büyük çocuğu olarak dünyaya gelen Kemal Sunal, çocukluğunu ailesiyle birlikte İstanbul’da geçirir. Annesi ev hanımı, babası ise işçi olan Sunal, Vefa Lisesinden mezun olur ancak röportajlarında sıkça bahsettiği gibi liseden mezun olması tam 11 sene sürer. Usta sanatçı verdiği röportajlarında durumu şöyle açıklar: “Bu benim tembelliğimden, salaklığımdan ileri gelen bir şey değildi. 15-20 kişilik bir grubumuz vardı. Beraber zaman geçiyorduk, beraber kalıyorduk. Anlaşmış bir gruptu. Bir nevi haylazlıktı tabii…” İlk amatör tiyatro oyununu da lise yıllarında deneyimleyen Sunal, “Zoraki Tabip” oyunu ile sahnelere adımını atar.
Liseden mezun olduktan sonra yüksek tahsiline Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesinde devam eden Sunal, ekonomik durumu pek de iyi olmayan ailesine destek olmak için fabrika işçiliğinden tutun da elektrikçide çıraklığa kadar çeşitli işlerde çalışır ve üniversiteden mezun olamadan eğitimini yarım bırakmak zorunda kalır. Ancak lisede başladığı tiyatrodan hiçbir zaman kopmayan Sunal, bir sene Kenter Tiyatrosunun ekibinde yer aldıktan sonra Devekuşu Kabare Tiyatrosunda sanat hayatına devam eder.
1972’de yönetmen Ertem Eğilmez, çekeceği yeni film için oyuncu arayışına başlar ve tesadüfen tanıştığı Kemal Sunal’a “Tatlı Dillim” filminde bir rol teklif eder. Bu sayede Sunal’ın sinema kariyeri de başlamış olur. Tarık Akan’ın saf ve masum basketbolcu arkadaşı rolüyle çok beğenilen Kemal Sunal, sonraki filmlerde de kötülük bilmeyen, kolay kandırılan masum karakterleri oynar. 1973’te yine Ertem Eğilmez’in “Canım Kardeşim” filminde Kayseri şivesi ile filmde kısa bir rol alır.
Kayseri şivesinin halk tarafından çok beğenildiğini gören Ertem Eğilmez, 1974’te Kemal Sunal ile “Salak Milyoner” filmini çeker. Bu filmin de ilgi görmesiyle devam filmi niteliğindeki “Köyden İndim Şehre” filmi için birlikte çalışırlar. Her iki film de Kemal Sunal’ın büyük rollerde oynadığı ilk filmler olur. Yine aynı yıl çekilen “Mavi Boncuk” filminde kaymakamı canlandıran Sunal, Ertem Eğilmez’in herkese eşit rol vermesiyle filmlerde daha çok rol almaya ve görünmeye başlar. 1974’te ilk kez farklı bir yönetmenle, Zeki Ökten ile, çalışan Sunal, bu filmden sonra başrol oyuncusu olur. Aynı yıl Atıf Yılmaz yönetmenliğinde çekilen “Salako” filminde başrolde izlediğimiz Kemal Sunal, Türk sinemasının en büyük komedyenlerinden biri hâline gelir; oynadığı filmlerle büyük başarı kazanır, halkın adamı olur.
Tosun Paşa, Süt Kardeşler, Şaşkın Damat, Hanzo gibi klasikleşen birçok Türk filminin başkahramanı olan Kemal Sunal, oyunculuktaki yükselişini sinemada bir seri ile devam ettirir. Ertem Eğilmez, Rıfat Ilgaz’ın kendi hayatından esinlenerek kaleme aldığı, “Hababam Sınıfı” kitabını sinemaya uyarlayarak onlarca yıl fırtına gibi esecek olan serinin ortaya çıkmasına ve bugün bile izlerken kahkahalar attığımız efsanevi bir komedi film serisinin doğmasına vesile olur. Türk sinemasında başta İnek Şaban tiplemesi olmak üzere canlandırdığı pek çok tiple sevenlerinin kalbinde taht kuran Kemal Sunal, 1974’te Gül Sunal ile dünya evine girer ve bu evlilikten Ali ve Ezo adını verdikleri biri kız, diğeri erkek iki çocuk dünyaya gelir.
1977’de “Kapıcılar Kralı” filmi ile Antalya Film Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü kazanan Sunal, samimi oyunculuğu ve hayat verdiği değişik tiplemeleriyle Türk sinemasında komedi oyunculuğuna yeni bir soluk getirir. Özel televizyon kanallarının patladığı 1990’lı yıllardan itibaren oynadığı tüm filmler kesintisiz olarak televizyonlarda yayımlanmaya başlar. Eğitime oldukça önem veren ve her röportajında en büyük eksikliğinin üniversiteyi tamamlamamak olduğunu belirten usta oyuncu, yarım bıraktığı üniversiteden; Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümünden 1995’te mezun olur. Bununla da yetinmeyen sanatçı yüksek lisans yapmaya başlar.
Hayatı boyunca 82 filmde rol alan Kemal Sunal, 3 Temmuz 2000’de “Balalayka” adlı filmin çekimlerine başlamak için Trabzon’a gitmek üzere bindiği uçakta kalkıştan hemen önce geçirdiği kalp krizi sonucu hayata gözlerini yumar. Kemal Sunal için ilk tören, Taksim’deki Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenir ve polis bandosuyla Teşvikiye Camii’ne götürülmek için çıkarılan sanatçının naaşı eller üzerinde Rumeli Caddesi’ne kadar taşınır ve binlerce seveni eşliğinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedilir. Geride bıraktığı filmler bugün bile Türk televizyonlarında yayımlanmakta ve ilgiyle izlenmektedir. Başarılı oyunculuğu ve mütevazı karakteriyle bir nesile âdeta insanlık dersi veren Kemal Sunal’ı rahmet ve özlemle anıyoruz.
3,899 okunma