Probiyotik bağırsak florasında bulunan iyi bakterilerdir. Yiyip içtiklerimizin içindeki toksik ve zararlı bileşenleri temizledikleri için sağlığımız açısından büyük önem taşırlar.

Özellikle sindirim sistemimizi destekler, vitamin ve minerallerin emilimine katkı sağlar, bağışıklığımızı kuvvetlendirirler.

Probiyotik ve prebiyotikler ise sanıldığının aksine birbirinden farklı… Prebiyotik, probiyotiklerden farklı olarak bakteri değil besinlerde bulunan liflerdir. Uzmanlar, probiyotik ve prebiyotiklerin bir arada kullanılmasını tavsiye ediyor.

Özellikle pırasa, bamya, kereviz gibi sebzeler; kurubaklagiller; tam tahıllar; ceviz, fındık gibi yağlı tohumlar ve zeytin, üzüm, elma gibi meyveler prebiyotik açısından zengin besinler.

Probiyotikler açısından zengin yiyeceklerin ise birçoğu mutfak kültürümüzde önemli yer tutan ve kolayca ulaşabileceğimiz lezzetler. İlk akla gelen örnek ise doğal yöntemlerle kurulmuş turşu.

Mutfağımızın vazgeçilmezlerinden biri olan süt ürünleri arasında yoğurt ve kefir probiyotik açısından en zengin besinler.

Tarhana ve evinizde kolayca yapabileceğiniz elma sirkesi de probiyotik alımınızı artırmanın lezzetli yolları.

Sevilen geleneksel içeceklerimizden boza ve şalgam suyu ise hem probiyotik hem de vitaminler açısından zengin kaynaklar.