ÜLKEMİZİN CAZ DİVALARI
20. yüzyılın başlarında ABD’nin New Orleans şehrinde doğan caz müzik her ne kadar Amerikan kültüründen çıksa da tüm dünyada popüler olmayı başarmış bir müzik türüdür. Ülkemizde de çok sevilmiş ve birçok müzisyen tarafından icra edilmiştir. Özellikle kadın vokallerimiz performanslarında geleneksel Türk müziği unsurlarını caz melodileriyle harmanlamış ve farklı müzik türlerinden ilham alarak kendi tarzını oluşturmuştur. Yazımızda ülkemizin kadın caz vokallerini okuyabilirsiniz.
Ülkemizin ilk caz müziği solisti Sevinç Tevs, Ankara Devlet Konservatuvarı Şan ve Tiyatro Bölümünde okuduğu yıllarda kardeşi Sevim Tevs ile birlikte Ankara Radyosunda günün popüler parçalarını seslendirdi ve ünü çok kısa sürede İstanbul’a ulaştı. İki kız kardeş 1945’te İstanbul Saray Sineması ve Taksim Belediye Gazinosunda verdikleri konserlerin ardından İstanbul’daki caz orkestrasında sahne aldı, yurt dışında şarkı söyledi. 1948’de ABD’deki New York Caz Festivali’nde “For You” adlı şarkıyı yorumlayan Tevs, yarışmada birinci oldu. 1949’da ünlü caz piyanistimiz İlham Gencer ile İstanbul Radyosunda yaptığı caz programları halk tarafından büyük ilgi gören Tevs, İngiliz TV kanalı BBC’ye ve Almanya’daki Berlin televizyonuna çıkan ilk Türk şarkıcımızdır. 46 yaşında kanserden dolayı vefat eden Sevinç Tevs’in seslendirdiği eserlerin birçoğu plak ve CD’lerde toplanmıştır.
Dört yaşında şarkı söylemeye başlayan Tülay German, ilkokul yıllarında Ankara Radyosunda cumartesi akşamları yayımlanan “Çocuk Saati” programında dünyaca ünlü klasik besteleri piyano eşliğinde seslendirdi. 1957’de İstanbul Radyosunda Hulki Saner’in hazırlayıp sunduğu “Melodi Karavanı” programında yer alan ilk Türk şarkıcı olan German, 1960-1962 yılları arasında caz vokalisti olarak adını duyurdu. İstanbul Radyosunda Salim Ağırbaş Beşlisi’nin haftalık programında dönemin ünlü caz şarkılarını orkestra ile canlı olarak seslendirdi. Türkiye Millî Orkestrası ile katıldığı Balkan Ezgileri Festivali’nde eleştirmenlerin en sevdiği şarkıcı seçildi ve Arena dergisine kapak oldu. Aynı zamanda çok sesli Türk müziğinin ilk “hit”i sayılan “Burçak Tarlası” plağını da bu dönemde kaydetti. 1960’larda Paris’e giden ve Fransızca 10 plak dolduran sanatçı; Fransa, Belçika, Almanya, Polonya, Tunus, Fas, Hollanda ve Brezilya’da radyo ve televizyon programlarında yer aldı, konserler verdi, çeşitli festivallere katıldı. Fransa’da Türkçe olarak yaptığı albüm, Charles Cros Akademisinin “Büyük Plak Ödülü”ne değer görüldü. 1987’de Hollanda’da verdiği konserle emekli olan German, “Erdemli Yıllar” ve “Düşmemiş Bir Uçağın Kara Kutusu” kitaplarını yayımladı.
Caz söyleyerek başladığı müzik kariyerine ilerleyen yıllarda pop müzikle devam eden ve Türkçe sözlü pop müziğinin başlamasına öncülük eden sanatçılarımızdan olan Ayten Alpman’ın sesinin güzelliği, ileride hayatını birleştireceği İlham Gencer tarafından okul yıllarında fark edildi. 1949’da açılan İstanbul Radyosunda İlham Gencer topluluğuyla profesyonel olarak şarkı söylemeye başlayan Alpman’ın ilk taş plağı 1959’da basıldı. Buğulu alto sesiyle onlarca şarkıyı seslendiren sanatçı, 1963’te müzik eğitimi için gittiği İsveç’te Ella Fitzgerald, Duke Ellington ve Quincy Jones gibi caz müziğin efsaneleri ile tanışma fırsatı yakaladı. Ayten Alpman, “Bir Başkadır Benim Memleketim” adlı şarkısı ile ününü tüm ülke geneline hatta gelecek kuşaklara taşımayı başardı. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında TRT’de sık sık çalınan eser daha sonra farklı müzisyenler tarafından da okundu.
Tatbiki Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümünde eğitim alan Nükhet Ruacan, müziğe olan ilgisinden dolayı grafik eğitimini yarıda bıraktı ve pop müzik solisti olarak müzik kariyerine adım attı. 1974’te İsviçre’ye giden Ruacan, burada caz vokalistliği yapmaya başladı. Türkiye’ye döndükten sonra çeşitli sahnelere çıkan ve caz festivallerine katılan sanatçı, New York’ta şan eğitimi aldı. 1982’de Türkiye’de ilk albüm kaydını yaptı, Kültür Bakanlığı adına ABD’de ve Çin’de konserler verdi. TRT ekranlarında TRT Caz Orkestrası ile söylediği şarkılarla ülke genelinde tanınır hâle geldi. Bilgi Üniversitesi Müzik Bölümünde 10 yıl kadar hocalık yapan Ruacan, Bülent Ortaçgil’in “Benimle Oynar mısın?” albümünde de vokal yapmış, albümün kapağındaki çocuk resmini de kendisi çizmiştir. Nükhet Ruacan, 6 Mayıs 2007’de İstanbul’da hayata veda etti.
1977’de TRT’nin düzenlediği ses yarışmasını kazanarak profesyonel müzik hayatına adım atan Ayşe Gencer, kendisi gibi caz solisti olan Ayten Alpman ile caz piyanisti İlham Gencer’in kızıdır. Müzisyen bir ailenin çocuğu olduğu için erken yaşta caz müzik ile tanışan kadife sesli Gencer, ilk eğitimini piyanist olan babaannesinden almış ve ardından ülkemizin önemli caz müzisyenleri ile çalışarak yurt içi ve yurt dışı festivallerde sahnelere çıkmıştır. TRT Caz Orkestrasının uzun yıllar solistliğini yapan Ayşe Gencer, 2011’de ilk albümü “But Beautiful”u yayımlamış, 30 Aralık 2022’de kanser hastalığından hayatını kaybetmiştir.
Küçük yaştan itibaren müzik eğitimi alan Yıldız İbrahimova, Sofya Çocuk Müzik Okulunda piyano eğitimi, Sofya Müzik Lisesinde de şan eğitimi aldı ve Devlet Müzik Akademisinden birincilikle mezun oldu. Dört oktavlık sesi ve doğaçlama kabiliyetiyle dünya çapında tanınan bir sanatçı olan İbrahimova, cazdan folka farklı türlerde okuduğu eserlerle dünyaca ünlü isimlerle çalıştı. 40’tan fazla ülkede sahne alan İbrahimova; Türkiye, Fransa, Almanya ve ABD başta olmak üzere pek çok ülkede 15 albüm çalışması yaptı. Bulgar asıllı Türk bir ailede dünyaya gelen sanatçı, çıkardığı albümlerinde Bulgar ve Türk halk müziklerini caz stiline uyarladı. Türkiye ve birçok farklı ülkedeki müzik okulları ile konservatuvarda öğrenci ve öğretmenleri ile atölye çalışmaları yapan sanatçı, halen ODTÜ ile Başkent Üniversitesi Müzik ve Güzel Sanatlar Bölümlerinde öğretim üyeliğini sürdürüyor. İbrahimova, 1993’ten bu yana dünyaca ünlü uluslararası caz festivallerinde sahne alıyor; üstelik enstrümansız, yalnızca sesiyle 90 dakikalık solo vokal konserleri veriyor.
1,190 okunma