Mimarisi Ülkesinin Coğrafyası ve İklimine Göre Şekillenmiş 8 Ev
Tarih boyunca insanlar gerek kullandıkları malzemeler gerekse mimari açıdan, yaşadıkları coğrafyanın iklimsel ya da fiziki şartlarına uyum sağlayacak barınaklar üretmiş. Ormanlık alanların fazla olduğu yerlerde ahşap evler inşa edilirken, sıcaklığın fazla yağışın az olduğu bölgelerde yazların serin geçmesini sağlayacak toprak evler inşa edilmiş. Yıllar ilerledikçe bölgeler için gelenekselleşen bu yapılar şimdi birbirinden güzel fotoğraflar veriyor. Farklı ülkelerin özgün evlerini 8 maddelik listemizde görebilirsiniz.
Tepesindeki kümbetlerle dikkat çeken Harran evleri, bindirme tekniği ile tuğla ve kerpiçten yapılmıştır ve bu haliyle odaları, yazları serin, kışları sıcak olur. Urfa’daki bu 250 yıllık evlerin görüntüsü, ağaçlık alanı bulunmayan Harran coğrafyasıyla uyum içindedir. Günümüzde koruma altında olan evlerden birinin Harran Kültür Evi olarak hizmet verdiğini de belirtelim.
İzlanda’daki torf evler, tam 9. yüzyıldan beri uygulanagelen bir mimari anlayışı yansıtıyor. Yüzde 100 organik bir toprak türü olan torfun su tutma ve havalanma kapasitesi oldukça yüksek. Taş evler üstüne giydirilen ahşap iskeletler, işte bu toprakla ve çimle kaplanıyor. İzlandalılara soğuk günleri hissettirmeyen bu örtü haşere de taşımıyor.
Topraklarının büyük bir bölümü deniz seviyesinin altında bir ülke olarak Hollanda, drenaj kanalları yoluyla suyu denize boşaltıyor. Ülkede, Venedik’tekinden daha fazla kanal bulunuyor. Kara alanı sınırlı olan bölgede her karış olabildiğince değerlendirilmeye çalışılmış ve ortaya yan yana sıralanmış, dar, rengârenk bu kanal evleri çıkmış. Suya bakan tarafta balkonu da olabilen evler şehrin simgesi durumunda.
Ahşap malzemeden inşa edilen, tek katlı ve verandalı bungalov evler Tayland’ın geleneksel evlerine karşılık geliyor. Daha çok orman içinde ya da deniz kıyısında görülen evlerin inşasında saman da kullanılabiliyor. Termal özelliği olan bungalovlar iç mekânı kışın sıcak tutarken yazın serinletiyor.
Mazı dağının yamacına karşıdan bakınca üst üste bindirilmiş gibi duran taş evler, yakınına varınca mimari yapısıyla olduğu kadar inşasında kullanılan sarı kalker taşıyla, bezemeleri ve kabartmalarıyla da hayranlık uyandırır. Mardin’deki bu geleneksel yapıların neredeyse tamamında bulunan eyvan gibi açık alanlar güneş yükseldiğinde gölgede kalacak şekilde konumlandırılmıştır.
Japonların geleneksel evlerini ifade eden minkalar, çatılarıyla ne kadar gösterişli görünseler de aslında oldukça sade bir mimariye sahipler. Japonya’da yetişen ağaç türlerinden yapılan bir minkada, iç mekân da ağaç direklerle desteklenir. Çatıların belirgin derecede eğimli olmasının nedeni ise kar yükünü hafifletmektir.
İzba, Rusya’ya özgü ve genellikle ülkenin çiftliklerinde görebileceğiniz geleneksel evlere deniyor. Odunların halatlarla birbirine bağlanmasıyla inşa edilen evlerin çatı yapısı Japon minkalarına benziyor. Mantıkları aynı; zorlu geçen kış günlerinde karın çatıda birikmesini engellemek.
Farklı ülkelere özgü bütün bu evler içinde en ilginç bulacağınız Kuzey Kutbu’nun geleneksel yapısı iglo olsa gerek! Sıkıştırılmış kardan yapılan iglolar, bazı Eskimoların geçici süre barınmak için kullandığı evlere deniyor. Öğrendiğimize göre kar bıçağı olan deneyimli bir Eskimo bir saat içinde bir iglo yapabilirmiş.
13,705 okunma