KARADENİZ’İN GÜMÜŞ GİBİ PARLAYAN ŞEHRİ
Adını gümüş madenlerinden alan Gümüşhane, Karadeniz’in saklı kalmış hazinelerinden biri. Karadenizli olmanın gerektirdiği gibi engebeli olan toprakları dağlarla çevrili ve bunların başında Zigana geliyor. Denize kıyısı yok ama dağlarını kayınların, meşelerin, ladinlerin, köknarların kapladığı yemyeşil bir örtüye sahip. Ve bakın daha neler neler…
Merkez, Köse, Şiran, Tortul, Kürtün ve Kelkit, dağlarla çevrili bir vadiye kurulan Gümüşhane’nin ilçeleri. Şehrin içinden geçen ve fotoğrafta da gördüğünüz nehir ise Yeşilırmak’ın kollarından olan Kelkit Çayı. Bu gümüş kentin en yakın komşuları ise Trabzon, Giresun, Bayburt ve Erzincan.
Şehir merkezinde en çok dikkat çeken yapılar arasında geniş bahçeler içinde taş, kerpiç, ahşap kullanılarak yapılmış eski konaklar bulunuyor. Ayrıca, merkezdeki Sarıçiçek köyünde bulunan 150 yıllık iki mekân var ki turistik olarak epey rağbet görüyor. Birbirine 50 m mesafede bulunan ve bir usta ile çırağının yaptığı bu iki mekân Sarıçiçek Köy Odaları adıyla biliniyor.
Gümüşhane, tarihi İpek Yolu güzergâhında bulunduğu için gözde ticaret merkezlerinden ve önemli kesişim noktalarından biri olmuş. Bu önemli kentin sınırları içine stratejik amaçlı veya yaşam alanı olarak kullanılan birçok da kale inşa edilmiş. Kov Kalesi, Akçakale Kalesi, Kalecik Kalesi, Krom Kalesi, Kürtün Kalesi, Keçi Kalesi, Canca Kalesi bunlardan bazıları.
Oldukça eski bir yapı olan ve tarihte iki kez onarım gördüğü bilinen Hagios Georgios Kilisesi şehrin merkezindeki Süleymaniye Mahallesi’nde yer alıyor. Bu mahalle Eski Gümüşhane olarak da bilinmekte ve barındırdığı cami, köprü, kilise gibi 37 tescilli tarihi yapı nedeniyle şehir gezisi rotalarının başında geliyor.
Gümüşhane tıpkı dağları gibi yaylaları da bol bir şehir. Kazıkbeli Yaylası, Erikbeli Yaylası, Güvende Yaylası, Kadırga Yaylası derken liste uzayıp gidiyor. Torul ilçesindeki Zigana köyünde yer alan Saronay Yaylası ise sahip olduğu Limni Gölü’yle bir adım daha öne çıkıyor. 1700 rakımlı yayladaki göl, ilham veren güzelliği ile şehrin alametifarikalarından biri.
Şehirdeki başka bir doğa harikası da Torul ilçesi Cebeli köyündeki Karaca Mağarası… Uzunluğu 150 m, ortalama tavan yüksekliği 18 m olan mağaranın 1500 metrekareyi kaplayan alanında milyonlarca yıl içinde oluşmuş sarkıtlar, dikitler, sütunlar, damlataşlar, traverten basamaklar gibi doğal oluşumlar görenleri büyülüyor.
Sayfanın en başında Gümüşhane için saklı kalmış kent demiştik, bu tanımı özgün ve bol çeşitli Gümüşhane mutfağı için de kullanmamız şart. Gümüşhaneliler un herlesi çorbasından mantı çorbasına, gendime pilavından evelik dolmasına, erişte tatlısından fışkıl tatlısına uzun bir yemek listesine sahipler. Şehrin en çok bilinen ve fark yaratan lezzeti ise köme pestil olarak da bilinen cevizli sucuk.
1,205 okunma