Yukarı
Halkbank Kültür ve Yaşam
fade
23153
post-template-default,single,single-post,postid-23153,single-format-standard,eltd-core-1.1.1,flow-ver-1.4,,eltd-smooth-page-transitions,ajax,eltd-blog-installed,page-template-blog-standard,eltd-header-standard,eltd-fixed-on-scroll,eltd-default-mobile-header,eltd-sticky-up-mobile-header,eltd-menu-item-first-level-bg-color,eltd-dropdown-default,wpb-js-composer js-comp-ver-5.4.7,vc_responsive

EDEBİYATTA PARFÜMÜN YERİ

Parfümün tarihi yüzlerce değil binlerce yıl önceye uzanıyor. Dünyada ilk damıtma ve ekstraksiyon tekniklerini geliştiren medeniyetin 4000 yıl önce Sümerler olduğu bilinmekte. İcadının temelinde ise insanların kötü ruhları kovmak üzere tütsü yakmaları ve bu sırada bitkilerden yayılan güzel kokuyu fark etmeleri yatıyor. O ilk dönemlerde elde edilen kokulu yağlar güzel kokmak için değil, yine kötü güçleri uzaklaştırması için tüm vücuda sürülüyordu, hatta ölülerin bedenlerinin huzur bulması için de bu kokular kullanılırdı. Mısır Firavunu Tutankhamun’un mezarından parfüm şişelerinin çıkarılması bunun en güzel örneklerinden biridir. Anlayacağınız parfümün tarihçesi uzun, detaylı bir konu… Hayatımızın her yanını saran bu kokuların edebiyattaki yeri de bir hayli nefes kesici…

Sevgiliye yazılan bir şiirde…

“Parfum exotique”, Charles Beaudelaire’nin sevgilisi Jeanne Duval için yazdığı şiirlerden biridir. “O güzel iklimlere sürükler beni kokun / Bir liman görürüm, yelkenle, direkle dolu / Tekneler, son seferin meşakkatiyle yorgun. / Burnuma kadar gelen hava kokular taşır / Yemyeşil demirhindilerden gelen bu koku / İçimde gemici şarkılarına karışır.”

Hem romanda hem sinemada…

Çağdaş Alman yazarı Patrick Süskind’in 1985 tarihli polisiye romanı Koku, orijinal adıyla Das Parfum 18. yüzyılda Fransa’da geçer ve kokulara son derece duyarlı olan Jean-Baptiste Grenouille’nun koku üretebilmek için çekinmeden işlediği cinayetlere yer verir. Roman daha sonra “Perfume: The Story of a Murderer” adıyla sinemaya uyarlanmış, ülkemizde de “Koku: Bir Katilin Hikâyesi” adıyla gösterime girmişti.

Émile Zola’nın satırlarında…

Edebiyat eserlerinde parfüm detaylarına rastlamak hiç zor değildir. Émile Zola’nın Nana isimli romanı da onlardan biridir. İşte o bölümlerden biri… “Tuvalet masasının üstünü kaplayan gül, leylâk, sümbül demetlerinden yapılan baygın bir çiçek kokusu dolduruyordu insanın içini. Küvetlerden yayılan ağır kokuyla birlikte bir bardağın içine ufalanmış keskin bir lavanta çiçeği kokusu da karışmaktaydı.”

Balzac’ın gerçeklerden esinlendiği hikâyesinde…

Honore de Balzac’ın ana karakteri Parisli bir parfümcü olan romanı, Parfümcü Cesar Birotteau’nun Yükselişi ve Düşüşü de başka bir örnektir. César Birotteau, sınıf atlama hayaliyle dolu ve parfümeri dükkânı olan bir tüccardır. Balzac,  Birotteau’nun yükseliş ve düşüşünü anlattığı romanı için Paris’in Rue Saint-Honoré caddesinde gerçekten bir parfümerici olan Jean Vincent Bully’den esinlenmiştir.

Fantastik bir romanda…

Amerikalı roman yazarı Tom Robbins’in fantastik kitabı Parfümün Dansı’nda konu dönüp dolaşıp nihayetinde üretilen bir parfümün sırrına gelip dayanır. Öldürülmek istenen Alobar adlı bir kral ile dul kaldığı için ölümüne karar verilen Kudra’nın yollarının kesişmesi, maceraları ve karşılarına çıkan kötü kokulu Pan’ın kokusunu gizlemek için ürettikleri parfüm kitabın genel çerçevesini oluşturur.

Refik Halid Karay’ın pek çok kitabında…

Parfümün Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e Osmanlı topraklarındaki izini süren ve eserlerinde sıkça yer veren Türk edebiyatçıların başında ise Refik Halid Karay gelir. Edebiyatçının Sonuncu Kadeh isimli kitabından eski zamanların parfüm adları ile ilgili alıntı: “Eski zamanların, Mikado, Opoponaks, Küvir dö rüsi, Lüben gibi parfönlerini ve şişelerini düşündü; sonra Piver markalı harcılâlem kokular yahut kibarcaları, mesela violet dö Parm, fuan Kupe gibilerini hatırladı; arkasından işte suvar dö Pari, Krep de Şin ve büsbütün yenileri, bugünkü neslin kullandıkları!”

Türk edebiyatının usta kalemlerinde…

“…ve kokulardan kamelya, leylak, çayır kokusu, Atkinson, Lubin filan bilmiyorlar.” Bu alıntı ise usta Türk edebiyatçılarından Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Efsuncu Baba isimli romanından…  Edebiyatımızda Ahmet Rasim, Halit Ziya Uşaklıgil, Reşat Nuri Güntekin de eserlerinde parfüm ve koku ile ilgili vurgularda bulunan isimlerdir.

 3,038 okunma

Derya Ülkar