ARDIÇ AĞACI İLE ARDIÇ KUŞUNU BULUŞTURAN HİKÂYE
Bizim için neredeyse romantik olan “ardıç ağacının ardıç kuşu olmadan çoğalamaması” gerçeğinden elbette hikâyenin iki sahibi de habersiz… Ardıç ağacı doğası gereği tohumlarını döküyor, ardıç kuşu da bu tohumlara rastladığında severek tüketiyor. Ve böylece aralarında bir döngü başlıyor… Onların farkında olmadıkları bu muhteşem döngü doğa için de biz insanlar için de bir hayli kıymetli…
Ardıç ağacı genel formuyla ilk bakışta insanı etkisi altına alan ağaç türlerindendir, hatta fantastik filmlerden çıkıp gelmiş gibi bir hali vardır. Fakat formu yetiştiği alana göre değişkenlik gösterebilir, sözünü ettiğimiz türde olanlar sıcak bölgelerde, kısa boylu çalı formunda ardıç ağaçları genellikle soğuk bölgelerde görülür. İğne yapraklı ağaç sınıfına girerler ve kış aylarında da yapraklarını dökmezler. Dişi ve erkek türleri olan ağaçların dişileri kozalaklıdır ve belli zamanlarda tohum dökerler. Bu kozalakların büyüklüğü, rengi, içindeki tohum sayısı türüne göre değişebilir. Gri, sarı hatta pembe renkte olabilirler. Sadece Kuzey Yarımküre’de 60 türün varlığı bilinen ardıç ağacının ülkemizde 8 türü bulunur.
Ülkemizde Trakya ve Anadolu’da yaygın olan katran ardıcı, Kuzey Anadolu Dağları’nda sık görülen bodur ardıç, Akdeniz Bölgesi’nin doğusunda görülen kokar ardıç gibi türlerin kozalakları siyah-mavi renkteyken Finike ardıcının kozalakları kahverengi-kızıl rengindedir. Ardıç ağaçlarının kendi kendine çimlenip filizlendiği de görülebilir fakat üremeye devam edebilmesi için karatavuk ailesinden olan ardıç kuşuna ihtiyaç duyar. Çünkü bu kuş gelir tohumları yer, sindirim sisteminde kabukları açılan tohumları katı atık şeklinde dışarı, toprağa atar ve toprakta filizlenme başlayarak yeni bir ardıç ağacının hikâyesini daha başlatır.
Ortalama ömürleri 20-25 sene ve diğer kuşlara oranla uzun bir zaman dilimi olan ardıç kuşları ötücü kuşlardır. Sadece ardıç ağacı tohumlarını değil üzüm çeşitlerini de severek yerler. Tabii tüm kuşlar gibi böcek, salyangoz benzeri canlıların da beslenme düzenleri içinde yerleri bulunur. Gövde tüyleri benekli olan ardıç kuşlarının yumurtalarından kiminin kabukları da benekli olabilir. Orman, bahçe ve parklardaki ağaç kavuklarında yaşayanlar olduğu gibi toprak üstünde yuva yapanları da görülebilir. Baharın müjdecisi olarak da değerlendirilirler, çünkü sonbahar gelince güneye göçer ve ilkbaharla birlikte rotalarını kuzeye çevirirler.
Ardıç kuşuna adını veren ardıç ağacının Eski Türkler için önemi büyükmüş. Daha çok filmlerde karşımıza çıkan, dallarına bezler bağlanıp dileklerin tutulduğu ağaçların başında ardıç gelirmiş. Yumuşağımsı dalları da tütsü olarak kullanılırmış. Ülkemizde de bulunan yaşlı ardıç ağaçları uzun uzun seyredilesi bir manzaraya sahiplerdir. Konya Taşkent’de bulunan ve bin yıllık bir ağaç olduğu rivayet edilen ardıç ağacı Anıt Ağaç statüsündedir. Ardıç ağaçlarının tohumları/meyveleri kasım ve aralık ayı gibi toplanır ve büyük çoğunlukla kurutulup çay olarak tüketilir. Ardıç meyvesi çayının mide ve sindirim sistemi üzerinde olumlu etkileri olduğu düşünülmektedir.
15,173 okunma