Yukarı
Halkbank Kültür ve Yaşam
fade
10728
post-template-default,single,single-post,postid-10728,single-format-standard,eltd-core-1.1.1,flow-ver-1.4,,eltd-smooth-page-transitions,ajax,eltd-blog-installed,page-template-blog-standard,eltd-header-standard,eltd-fixed-on-scroll,eltd-default-mobile-header,eltd-sticky-up-mobile-header,eltd-menu-item-first-level-bg-color,eltd-dropdown-default,wpb-js-composer js-comp-ver-5.4.7,vc_responsive

7 Metropol Kuşu

Onlar insanlardan ne kadar hoşnut bilinmez ama biz onların varlıklarıyla doğanın birer parçası olduğumuzu her an hatırımızda tutuyor, onlar sayesinde şehirdeki hayatımızın en renkli, en zengin hallerini yaşıyoruz. İşte, şahsına münhasır karakterleriyle şehir hayatının kanatlı sakinleri!

Martı

Martı denince akla İstanbul ve Boğaz gelir, öyle ki Boğaz’la bütünleşen vapurların renklerini bile martıdan aldığı rivayet edilir. Zaman zaman asabileşebilen bu kuşlarla aramızda mesafeli bir yakınlık vardır. Ama yine de memleketten bir süre ayrı kalanlar için vapurların peşine takılan martılara duyulan özlem bir başkadır.

Serçe

Minicik gövdeleri ile yakınımıza kadar sokulmaktan çekinmeyen serçeleri tek bir tür zannetmeyin, küçük dostlarımızın yaklaşık 50 türü bulunuyor. Şehir hayatında yalnız yaşayan serçeler olabildiği gibi sürüler halinde de yaşıyorlar.

Karga

“Karga karga gak dedi. Çık şu dala bak dedi.” şarkısıyla çocuk yaşta tanıdığımız ama uzaktan uzağa süren ilişkimizde itaatkâr bir saygı duyduğumuz kargaların sesleri insanlar arasında zaman zaman eleştirilir. Peki siz, kargaların çok zeki olduğunu, çok iyi taklit yapabildiklerini ve 100 kelimeye kadar öğrenebildiklerini biliyor muydunuz?

Kumru

Biz insanlar, çiftler halinde bahçelerde, korularda yaşayan kumrulara o kadar özeniriz ki iyi anlaşan bir çift gördüğümüzde “kumrular gibi” deriz. 40 milyon yıldır dünyanın sakini olan kumrular aslında insanların olduğu yerde yaşamaya sonradan alışmışlar. Şu bilgiyi de aklınızda tutmanız için paylaşmak isteriz: Kumrular tuz seven canlılardır ve bu minerale ihtiyaçları da vardır.

Güvercin

Osmanlı zamanında hemen her yerde görülebilen kuş evlerinin esas sakinleri güvercinlerdi. Cami avlularında, büyük meydanlarda insanlarla o kadar içe içe yaşarlar ki hangisi şehrin yerlisi ayırt etmekte zorlanırsınız. Göz göze geldiğimizi hissedebilecek kadar yakınlaşabildiğimiz dostlarımızdır güvercinler…

Leylek

Kimi çocuklar sahip olduğu eve ve aileye leylekler ile geldiğini düşünerek kimileri de masallarda evlerin bacalarına yuva yapmış hallerini dinleyerek sevdi bu kırmızı gagalı uzun bacaklı canlıları… Bu tanıdık kuşlar o kadar çok yolculuk yaparlar ki bu halleriyle “leyleği havada görmek” tabirini hayatımıza sokmuşlardır.

Sığırcık

Dünyanın her yerinde görebileceğiniz sığırcık kuşlarının serçeden biraz büyükçe benekli görüntüleri o kadar sevimlidir ki camınızın önünde sabahın erken saatlerinden başlayarak bütün gün hiç susmayışlarını dert bile etmezsiniz. Parklarda, bahçelerde 50-60 çift halinde yuva yapıp sürüleriyle gezerler. Açık mavi renkteki yumurtaları ise başlı başına sevilme nedenidir.

 6,233 okunma

akin aksoy