Yukarı
Halkbank Kültür ve Yaşam
fade
31275
post-template-default,single,single-post,postid-31275,single-format-standard,eltd-core-1.1.1,flow-ver-1.4,,eltd-smooth-page-transitions,ajax,eltd-blog-installed,page-template-blog-standard,eltd-header-standard,eltd-fixed-on-scroll,eltd-default-mobile-header,eltd-sticky-up-mobile-header,eltd-menu-item-first-level-bg-color,eltd-dropdown-default,wpb-js-composer js-comp-ver-5.4.7,vc_responsive

ORTA ASYA TÜRKLERİNİN GELENEKSEL ZEKÂ OYUNU DOKUZ KUMALAK

Dokuz kumalak, Orta Asya Türk halklarına ait köklü bir geçmişe sahip, geleneksel bir zekâ ve strateji oyunudur. Özellikle Kazak, Kırgız, Türkmen ve diğer Orta Asya Türk toplulukları arasında oynanan bu oyun, 2020 yılında UNESCO tarafından Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne dâhil edilmiştir. Kazakistan, toguz kumalak veya dokuz kumalak adıyla bu oyunu eğitim sistemine entegre ederek her yıl düzenli olarak turnuvalar düzenlemektedir. Moğolistan’da eson korgool adıyla ülkemizin farklı bölgelerinde ise dokuz korgol, mankala, mangala, kale ve meneli taş gibi adlarla da bilinen bu oyun hakkındaki bilgileri yazımızda listeledik.

1#

Dokuz kumalak, Orta Asya’da koyun çobanları tarafından zekâ ve strateji oyunu olarak oynanmaya başlanan, yüzyıllardır Türk dünyasında kültürel miras olarak yaşatılan geleneksel bir Türk oyunudur. Bozkırlarda yaşayan göçebe topluluklar tarafından geliştirilen bu oyun hem eğlence hem de zihinsel becerileri geliştirme amacı taşır.

2#

Matematiksel düşünmeyi eğlenceli bir rekabete dönüştüren zekâ oyunu dokuz kumalak, iki kişiyle oynanır. Oyuncuların mantıksal çıkarımlar yaparak hamlelerini planlamasını ve rakibin stratejisini öngörmesini gerektirir.

3#

Oyun, her biri dokuz gözden (kuyudan) oluşan iki sıra ve her oyuncuya ait birer hazne (kazanç çukuru) bulunan, toplam 18 gözlü özel bir tahta üzerinde oynanır. Başlangıçta her bir gözde dokuz taş olmak üzere, tahtada toplam 162 taş bulunur. Oyuna, kura ile belirlenen oyuncu başlar.

4#

Oyunda iki oyuncu sırayla hamle yapar. Sırası gelen oyuncu, kendi tarafındaki dokuz gözden birini seçer ve o gözdeki tüm taşları alır. Bu taşları, saat yönünün tersine olacak şekilde, her göze birer tane koyarak sırayla dağıtır. Hamle sonunda bırakılan son taş, rakibin tarafındaki bir göze denk gelir ve bu taşla birlikte o gözdeki toplam taş sayısı çift olursa (örneğin 2, 4, 6 gibi), o gözdeki tüm taşlar oynayan oyuncunun haznesine (kazanç çukuruna) aktarılır. Eğer son taş, rakibin bir gözünde toplamda 3 taş olmasını sağlarsa, o göz artık “tuz” (tuzak göz) olarak adlandırılır. Tuz yapılan göze düşen her taş, doğrudan o tuzu kuran oyuncunun hanesine gider. Her oyuncunun yalnızca bir kez tuz yapma hakkı vardır. Tuz yapılan göze rakip bir daha dokunamaz ve oradan taş alamaz.

5#

Oyunun sonunda, oyuncular topladıkları taşları sayar. Bir oyuncunun kazanabilmesi için en az 82 taş toplaması gerekir. Eğer her iki oyuncu da 81 taş toplarsa oyun berabere biter. Dokuz kumalak, yalnızca bir strateji oyunu değil, aynı zamanda geleneksel el sanatlarıyla da yakından ilişkilidir. Özellikle Kazak, Kırgız ve diğer Orta Asya halkları, oyunun tahtasını ve taşlarını üretirken ahşap oymacılığı, taş işçiliği ve kuyumculuk gibi geleneksel zanaatları kullanır.

6#

Yüzyıllardır Orta Asya bozkırlarında taşlarla oynanan bu oyun, sadece zaman geçirmek için değil; düşünmek, planlamak ve paylaşmak için oynandı. Bugün hâlâ birçok yerde oynanması, onun değerli bir kültür mirası olduğunu gösteriyor. Her oyun, geçmişle kurulan bir bağdır. Dokuz kumalak oyununu tanımak, bu bağı yaşatmak demektir.

 227 okunma

Derya Ülkar