KÜLTÜR VE EDEBİYATIN MÜNEVVER KALEMİ: ALEV ALATLI
Alev Alatlı, Türk edebiyatının ve düşünce dünyasının en özgün kalemlerinden biridir. Felsefi derinliği, kültürel analizleri ve toplumsal eleştirileri ile Alatlı, sadece bir roman yazarı değil, aynı zamanda bir düşünce insanıdır. Alev Alatlı, toplumun temel meseleleri üzerine cesurca eğilmiş ve okurlarını daima eleştirel düşünmeye teşvik etmiştir. Yazılarında ve konuşmalarında medeniyetin gidişatını sorgulamış, özgün bakış açıları sunmuş ve özellikle kültürel yozlaşma, modernleşme, demokrasi ve eğitim gibi konularda derin analizler yapmıştır. Dilin gücünü kullanarak okurlarını düşünmeye, sorgulamaya ve farklı perspektiflerden bakmaya teşvik eden Alev Alatlı’nın yaşam hikâyesini ve miras bıraktığı eserlerini yazımızda okuyabilirsiniz.
Alev Alatlı, 1942 yılında İzmir’de doğdu. Liseyi babası Ertuğrul Alatlı’nın askerî ataşe olarak görev yaptığı Tokyo’da okudu. Ekonomi & istatistik lisansını ODTÜ’den; ekonomi ve ekonometri yüksek lisansını “Fulbright” bursu ile gittiği Vanderbilt Üniversitesinden (Nashville, Tennessee) aldı. Ardından felsefe öğrenimine başlayan Alatlı, doktora çalışmalarını New Hampshire’daki Dartmouth College’de sürdürdü. Bu süreçte, ilahiyat konusuna da ilgi duyarak düşünce ve medeniyet tarihi üzerine yoğunlaştı.
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde öğretim görevlisi, Devlet Planlama Teşkilatında kıdemli ekonomist olarak çalıştı. California Üniversitesi ile ortak psikodilbilim çalışmaları yürüttü. Alatlı, yazarlık kariyerine 1980’lerin sonlarında başladı. Romanları, denemeleri ve eleştirel yazılarında toplumsal ve siyasi konuları ele aldığı çeşitli gazete ve dergilerde köşe yazarlığı yaptı; entelektüel tartışmalara katkıda bulundu ve eleştirel bakış açıları sundu. Cumhuriyet gazetesi bünyesinde “Bizim English” dergisini çıkardı, daha sonra da Türk Yazarlar Kooperatifinde (YAZKO) başkan yardımcılığı görevini üstlendi.
İlk telifli eseri, “Aydın Despotizmi”nin ardından 1984’te “Yaseminler Tüter mi Hâlâ?” kitabını yayımladı. Yazarlar Birliği’nden “Yılın En İyi Romanı” ödülünü alan Alatlı’nın “İşkenceci” kitabı 1987’de okuyucularıyla buluştu. 20. yüzyılın son 30 yılında Türkiye’nin ortak ruhunu çözümleyen, yer yer belgesel niteliği taşıyan dört kitaptan oluşan serinin “Viva la Muerte! / Yaşasın Ölüm” başlıklı ilk kitabı 1993 yılında yayımlandı. Serinin diğer kitaplarını “Nuke Türkiye!”, “Valla Kurda Yedirdin Beni” ve “O.K Musti, Türkiye Tamamdır!” izledi.
Roman, deneme, inceleme ve felsefi metinler gibi farklı türlerde eserler kaleme alan Alev Alatlı, 20. yüzyılın sonlarında Türkiye’de ve dünyada yaşanan siyasi, toplumsal ve kültürel olayları irdeleyen iki kitaplık serisi “Schrödinger’in Kedisi, Kabûs” eserini 1999 yılında, “Schrödinger’in Kedisi, Rüya” adlı devam kitabını da 2001 yılında okuyucuları ile buluşturdu. Küreselleşme, Batı’nın fikir dünyasındaki egemenliği, bilim, felsefe ve modern toplum eleştirisini ele alan kitaplarının ardından entelektüel üretimine devam eden Alatlı’nın, “Gogol’un İzinde” üst başlıklı kitap serisinin ilki “Aydınlanma Değil, Merhamet” 2004 sonbaharında çıktı. Bunu “Dünya Nöbeti” ve “Eyy Uhnem! Eyy Uhnem!” izledi.
Eserlerinde sıkça Batı ve Doğu medeniyetlerinin karşılaştırmasını yapan Alev Alatlı, Batı’nın pozitivist ve materyalist yaklaşımlarını eleştirirken, Doğu’nun manevi değerlerine vurgu yaptı. Filistin davasını duyurmak adına yaptığı çalışmalarla 1986 yılında Tunus’ta sürgünde olan Yaser Arafat tarafından “Özgürlük Madalyası” ile onurlandırıldı. 2006 yılında Rusya’da gerçekleştirilen Mikhail Aleksandrovich Sholokhov 100. Yıl Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü. 2014 yılında ise edebiyat alanında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nü aldı.
Büyük düşünce insanı, Kapadokya Üniversitesinin kurucusu ve Mütevelli Heyet Başkanı Alev Alatlı, 2 Şubat 2024 tarihinde vefat etti. Eserleriyle kültür ve fikir dünyamızı aydınlatan Alev Alatlı’yı saygı ve rahmetle anıyoruz.
170 okunma