EN SEVDİĞİNİZ ÇİZGİ FİLM HANGİSİYDİ?
Özel televizyon kanalları yok, TRT ekranların tek kanalı… Tüm programların günü, saati belli ve kim hangi programı izlemek istiyorsa yayımlandığı saatte ekran karşısında olmak zorunda. Kaçırırsa tekrarı yok! Bu anları 80’lerde ve 90’larda yaşayanlar hatırlamakta güçlük çekmeyecektir ancak 2000’den sonra doğan kuşak için anlam ifade etmeyebilir. Çünkü günümüzde artık hangi saatte televizyonu açarsak açalım 7/24 yayın yapan bir çizgi film kanalına rastlamak mümkün. Yazımızda sizleri geçtiğimiz yıllara götürüyor ve izlemek için ülkece aynı saatte ve aynı kanalda ekran başına toplandığımız çizgi filmleri listeliyoruz.
“Gölgesinden hızlı silah çeken” bir kovboy olan Red Kit, beyaz atı Düldül ve şaşkın köpeği Rin Tin Tin ile birlikte suçluların ve adaletsizliğin amansız düşmanı olarak yıllarca çocukları ekran başına kilitledi. Kovboyların ve Kızılderililerin hüküm sürdüğü “Vahşi Batı” dünyasında soyguncuların ve Joe, William, Jack ve Averell isimli kardeş Daltonların peşinde adaleti sağlarken sadece fiziksel gücüyle değil, zekâsıyla da her zaman galip çıkmayı başardı. Red Kit, bir zamanların çocukları olan bizlerin en sevdiği kovboydu.
Alp Dağları’nda yaşayan Heidi, küçük yaşına rağmen zorlukların üstesinden gelme kabiliyeti ile hepimizin gönlüne taht kurmuş bir karakter. Beş yaşında annesini ve babasını kaybeden Heidi, dedesiyle dağlarda yaşamaya başlar. Burada arkadaş olduğu Peter ile doğayla iç içe bir hayat süren minik ve sevimli kahramanımız; keçi gütmeyi, çiçek toplamayı, dağlarda dolaşmayı ve kötü kalpli insanlarla sevgi dilinde mücadele etmeyi öğrenir. Heidi; sevgi, dostluk ve doğanın güzelliği hakkında izlediğimiz en güzel çizgi filmlerden biridir.
Jellystone Park’ta yaşayan Ayı Yogi’nin maceraları sadece çocukların değil, yetişkinlerin de severek izlediği mizah dolu bir çizgi filmdir. Ayı Yogi; oldukça iştahlı, yemek karşısında savunmasız, saf bir boz ayıdır. Parka gelenlerin piknik sepetini çalan Ayı Yogi’nin maceralarına Ayı Bobo da eşlik eder ve Ayı Yogi’yi hatalı kararlarından vazgeçirmeye çalışır. Ayı Yogi, izleyen herkesi eğlendirmeyi ve gülümsetmeyi başarmış efsaneler arasındadır.
Elinde tuttuğu kocaman havucu ile kendisini avlamak isteyen avcı Elmer Fudd’a “N’aber canım?”, “Bu da neyin nesi?” gibi sorular sorarak sinir krizi geçirten Bugs Bunny, esprili ve kendine güvenen bir tavşan olarak yıllardır ekranlarda. Avcı Fudd’un kurduğu tuzaklardan pratik zekâsı ile kurtulmayı başaran Bugs Bunny’yi izlerken heyecanlanmamak mümkün değil. Savunmasız bildiğimiz tavşanlarla ilgili görüşümüzü tepetaklak eden Bunny, izleyen herkese asıl gücün bilekte değil beyinde olduğunu öğretti.
Turuncu kedi Garfield; tembel, pazartesilerden nefret eden, alaycı ve lazanya seven bir karakter. Garfield, aynı evi paylaştığı en iyi arkadaşı köpek Odie ve Jon ile arasında geçen gündelik olaylarla büyük küçük demeden yıllarca izleyicilerine keyifli anlar yaşattı. Köpek Odie, Garfield’ın tam zıttı bir karakter olarak enerjik, sadık ve her zaman mutlu olmasını becerirken; Garfield, sık sık tembellik ederek sahibi Jon’u kızdırmayı her bölümde başardı. Garfield’dan ne mi öğrendik? Sevginin sadece aynı tür ve karakter arasında olmadığını, farklılıklarımıza rağmen birbirimizi sevebileceğimizi…
Gölgeler şatosunu korumak için kendisine verilen güç kılıcını göğe kaldırarak “Gölgelerin gücü adına… Güç bende artık!” diye bağırdığında Eternia Krallığı’nın alçak gönüllü prensinden güçlü savaşçı He-man’e dönüşen kahramanımızın maceralarını bir zamanlar soluksuz izlerdik. Kötülüğe hizmet etmek için kendini adamış İskeletor’un hain planları karşısında çekingen ve ürkek kaplanı Titrek’in tıpkı He-man gibi korkusuz ve yenilmez bir kaplan olan Atılgan’a dönüşümü biz çocukların izlemek için iple çektiği sahnelerdi.
Dost canlısı sevimli hayalet Casper’ın, hayalet olduğu için kendisinden korkan bütün canlılarla arkadaş olma çabasını yıllarca kâh üzülerek kâh eğlenerek izledik. Çizgi filmdeki hayalet amcalarının insanlara zarar vermesini engellemek için mücadele eden ve başını türlü belalara sokan iyi niyetli Casper’ın ödülü ise her bölüm sonunda edindiği yeni dostlar oldu.
Fred, Wilma, Çakıl, Dino, Barni, Beti, Bambam… Bir zamanlar hepimizin ezberinde olan bu isimler Taş Devri’nde yaşayan iki yakın ailenin fertleri… Çocukların olduğu kadar yetişkinlerin de severek izlediği çizgi film, Çakmaktaş ile Moloztaş ailesinin gündelik hayatlarını mizahi bir dille anlatarak bir döneme damgasını vurdu. Evde evcil hayvan olarak dinozorun beslendiği çizgi filmde; kahve makinesinden otomobile, elektrik süpürgesinden telefona birçok teknolojik aletin Taş Devri versiyonlarını kahkahalar atarak izledik.
Robotların, uzaylıların, hologramların ve enteresan buluşların olduğu gelecek zamanda geçen çizgi filmde Jetgiller ailesinin yaşadığı fantastik ve eğlenceli maceralar o dönem için oldukça sıra dışıydı. Her bölümde bambaşka maceralar yaşayan ailenin babası George, bir astronottur ve NASA’da çalışır. Jane, bir ev hanımıdır ancak ev işlerini her konuda oldukça becerikli olan robot Rosie yapar. Ailenin Elroy ve Judy isminde 2 çocuğu vardır. Jetgiller, ileride bilim kurguya gönül veren tüm çocukların en sevdiği çizgi filmlerden olmuştur.
Bir dedektif düşünün; sakar, dalgın, dikkatsiz ve çevresinden bihaber! İşte karşınızda Müfettiş Gadget… Suç ve yolsuzluğa karşı mücadelesinde ona yardımcı olacak sayısız ilginç aletle donatılan Gadget, kendisinin tam zıt karakteri olan zeki ve cesur yeğeni Penny ve sadık dostu köpek Brain sayesinde suçluları yakalar. Çocukların en sevdiği çizgi filmlerden olan Müfettiş Gadget’ın maceralarını ve kötüleri alt etmesini her bölümde soluksuz izledik.
1,793 okunma