BİR ÖĞRETMENİN SERÜVENİ: ÇALIKUŞU
1922’de gazetede bölüm bölüm yayımlanan ve 1923’te kitap olarak basılan Türk edebiyatının en çok sevilen eserlerinden biri olan Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu romanı, Öğretmen Feride’nin Anadolu’nun çeşitli yerlerinde yaşadığı zorlu mücadeleyi anlatır. Yeni yetme bir öğretmenin meslek aşkıyla İstanbul’dan taşraya uzanan hikâyesinin anlatıldığı kitap, kurtuluş mücadelesi veren bir ülkenin umut sembolü olmuştur. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde mesleğine gönül vermiş tüm öğretmenlerimizin gününü kutlarken, Güntekin’in öncü eserini de hatırlamak istedik.
Köklü bir ailede doğup büyüyen ve İstanbul’da iyi bir eğitim alan Feride, erken yaşta annesini ve babasını kaybetmiştir. Çok sevdiği nişanlısı Kâmran tarafından ihanete uğrayınca kendini öğretmenlik mesleğine adar. Feride, derinden etkilendiği aşk acısıyla taşrada yaşayan çocuklara yeni bir hayat sunabilmek arzusuyla hiç bilmediği şehirlerin hiç bilmediği ücra köşelerine; çoğu öğretmenin gitmeyi kabul etmediği kuş uçmaz kervan geçmez bir köye mesleğini yapmak için gider.
“İstanbul Kızı” adıyla dört perdelik bir piyes olarak kaleme alınan bu eserin, Darülbedayi’de sahnelenmesi planlanmış ancak köy sahnelerinin zorlu dekorasyonu ve o dönemde Müslüman kadın oyuncuların sahneye çıkamaması sebebiyle Güntekin, bu rolde kırık Türkçe ile konuşan bir kadın başrol oyuncusu istemediği için Çalıkuşu sahnelenememiştir. Durum böyle olunca yazar, kaleme aldığı bu eseri kitap olarak yayımlatmaya karar verir.
Baba mesleği öğretmenlik olan Güntekin’in daha çocuk yaşında ailesi ile Anadolu’nun birçok yerini görme ve gözlemleme imkânı olmuş; bu yıllarda yaşadığı deneyimlerini ileriki yıllarda kaleme alacağı eserlerine yansıtmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında Anadolu’nun içinde bulunduğu zorlu koşullara şahit olan Güntekin’in tüm eserleri gerçekçi bir bakış açısıyla yazılmıştır. Bir kadın eğitimci olarak ideallerini gerçekleştirme arzusunun verdiği motivasyonla karşılaştığı tüm engelleri bertaraf eden Öğretmen Feride’nin hikâyesi, o dönem toplum içinde yankı uyandırmıştır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Büyük Taarruz öncesi Akşehir’deki evinde Çalıkuşu kitabını okuduğu ve bu kitap için “Biliyor musunuz, gece Reşat Nuri Bey’in Çalıkuşu romanını okumaya başladım. Çok beğendim. İhmal edilmiş Anadolu’yu ve genç bir hanım öğretmenin yaşadığı zorlukları pek güzel anlatmış. Sizler de okuyun!” dediği bilinmektedir. Kitap, Atamızın başucu kitapları arasında yer alır.
Çalıkuşu, 1966’da Osman Seden’in yönetmenliği ile ilk kez beyaz perdede gösterilir. Başrollerini Türkan Şoray ve Kartal Tibet’in paylaştığı filmde; Aliye Rona, Cahide Sonku ve Ayşecik gibi dönemin ünlü oyuncuları yer alır ve film, büyük ses getirir. Aynı yönetmen 1986’da bu defa TV izleyicileri için Feride rolünde Aydan Şener’i izlediğimiz bir uyarlamayı dizi olarak çeker. 2005’te modern bir uyarlama olan Yeniden Çalıkuşu, Cem Akyoldaş ve Melih Gülgenyönetmenliğinde tekrar dizi olarak çekilirken; 2013 yılında ise Fahriye Evcen ve Burak Özçivit’in başrolleri paylaştığı Çalıkuşu, o döneme uygun set ortamı ve kostüm prodüksiyonuyla şimdilik son kez sevenleri ile buluşur.
4,598 okunma