Yukarı
Halkbank Kültür ve Yaşam
fade
28174
post-template-default,single,single-post,postid-28174,single-format-standard,eltd-core-1.1.1,flow-ver-1.4,,eltd-smooth-page-transitions,ajax,eltd-blog-installed,page-template-blog-standard,eltd-header-standard,eltd-fixed-on-scroll,eltd-default-mobile-header,eltd-sticky-up-mobile-header,eltd-menu-item-first-level-bg-color,eltd-dropdown-default,wpb-js-composer js-comp-ver-5.4.7,vc_responsive

DÜNYA MİRASI GORDİON ANTİK KENTİ

2023’te UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınarak ülkemizin 20. kültürel varlığı ilan edilen Gordion Antik Kenti, Ankara’nın Polatlı ilçesinde; Sakarya Nehri ve Porsuk Çayı’nın birleşim noktasında bulunuyor. Konumundan dolayı önemli bir ticaret merkezi olduğu düşünülen Frig Krallığı’nın başkenti Gordion Antik Kenti hakkında detaylı bilgileri yazımızda okuyabilirsiniz.

1#

Anadolu’da uzun yıllar hüküm süren Hitit İmparatorluğu’nun M.Ö. 12. yüzyılda yıkılmasından sonra Makedonyalıların komşusu olan ve Avrupa’da Brigler adıyla bilinen Frigler, Trakya’dan Boğazlar yolu ile Anadolu’ya göç ederek yeni bir medeniyet inşa eder. Friglerin köy düzeyindeki aşiret örgütlenmesinden güçlü bir devlet düzenine nasıl geçtiği bilinmese de çok merkezli yapıları zamanla tek merkezden yönetilen bir devlete dönüşerek Anadolu’ya yayılır. Frig devletinin ilk kralı başkent Gordion’a adını veren Kral Gordios’tur. Arkeolojik kazılar, Gordion’da ilk yerleşimin Erken Demir Çağı’nda yani M.Ö. 12. ve 11. yüzyılları arasında olduğunu belirtiyor.

2#

Antik bir medeniyetin izlerinin bulunduğu ilk kazılar bir tesadüf sonucu başlar. 19. yüzyılda Ankara’daki demir yolu inşaatı sırasında keşfedilen alandaki kazıları 1900’lerde Alman arkeologlar Gustav Körte ile Alfred Körte gerçekleştirir. Daha sonra bu çalışmalar 1950-1973 yılları arasında Pennsylvania Üniversitesi Arkeoloji ve Antropoloji Müzesinin denetimi ve Rodney Young’ın başkanlığında yürütülür. Anadolu’da ana yollarının tam ortasında konumlanan antik kent, tarım ve hayvancılığa uygun arazisi ve su kaynaklarına sahip olması sebebiyle Frigler tarafından başkent olarak seçilmiştir.

3#

Gordion, tarihin en önemli figürlerinden biri olan Kral Midas’ın da kentidir. Kente ismini veren babası Kral Gordios’tan devraldığı krallığı yöneten Midas, tahta çıktığı M.Ö. 736’dan sonra şehre en parlak dönemini yaşatır. Asur arşivlerinde Muşkili Mita ismiyle de geçen Kral Midas hakkında iki mitolojik hikâye vardır. İlki dokunduğu her şeyi altına çevirmesi, ikincisi ise ünlü eşek kulaklarıdır. Dönemin en zengin krallığına hükmeden Midas’ın altın renkli kıyafetleri ilk efsanenin doğmasına neden olurken, eşek kulak efsanesinin nedeni ise doğumu sırasında kulakları arasında oluşan simetrik farktandır. Halkın karşısına kulaklarını saklayarak çıkan Midas’ın kulakları zamanla eşek kulaklı olarak yayılmıştır.

4#

Makedonya ve Trakya’dan göç eden Frigler, Gordion’da kurdukları krallığın sınırlarını Kral Midas döneminde Suriye’den Yunanistan’a kadar genişletmeyi başarmış önemli bir medeniyettir. Yapılan arkeolojik kazılarda kentin işgal ya da savaşla ele geçirilmediği; kazılarda çıkarılan çanak çömlek gibi yazılı olmayan malzemelerden Frig halkı ile yerli halkın ahenk içinde yaşadığı tespit edilmiştir.

5#

Frigler, Gordion’a ilk yerleştikleri M.Ö. 12. yüzyıl tarihlerinde küçük evler yapar. Ancak ilerleyen yıllarda zenginleşen krallıklarına paralel olarak heybetli yapılar, görkemli surlar ve surlarla çevrili bir kale inşa ederler. Kralın sarayında çakıl taşından yapılan taban mozaiği, bu tarz zemin mozaik döşemenin en eski örneğidir. Bu da ilk kez Frigler tarafından kullanıldığını göstermektedir. Gordion’un en önemli eserlerinden olan Midas Höyük Tümülüsü, Kral Midas tarafından babası Gordion için yaptırılmış anıt mezardır. Ülkemizde bulunan Alyattes Tümülüsü’nden sonraki en büyük tümülüstür.

6#

Gordion’un çevresinde yaklaşık 85 tümülüs vardır. Önemli kişilerin mezarı olduğu kabul edilen tümülüsler, M.Ö. 9. yüzyıldan 2. yüzyıla kadar uzanan geniş bir zaman dilimine aittir. Bu tip mezarlar Anadolu’da daha önce görülmediğinden bu mezarları Friglerin Avrupa’daki örneklerinden feyz alarak inşa ettiği tahmin edilmektedir. M.Ö. 775’te tarihlenen ve Frig kraliyet ailesinden bir prens veya prensese ait bir çocuk mezarı olduğu düşünülen tümülüsün ahşap mezar odası oldukça sağlam şekilde günümüze ulaşmayı başarmıştır. Mezardaki şaşaalı lüks eşyalar, geometrik desenli kakma işçiliğe sahip ahşap mobilyalar, seramik hayvanlar ve değerli objeler Frig sanatçılarına özgü hünerli bir ustalığı göstermektedir.

7#

Tahrip olmuş kalede bulunan büyük miktarda seramik kap ve demir obje, Friglerin bu malzemelere dair büyük bir endüstriye sahip olduğunu kanıtlamaktadır. Suriye ve Filistin bölgelerinden ithal edilmiş lüks malzemeler ise Friglerin M.Ö. 800 civarındaki dış ticaret ilişkileri hakkında ipucu verir. Arkeolojik kazılar sırasında bulunan mozaik ve çakıl taşları da dahil olmak üzere yaklaşık 750 antik obje, Gordion Müzesinde sergilenmektedir.

 1,553 okunma

Derya Ülkar